Eğitim, bir anne olarak benim her daim gündemimde olan yegâne konu. Kaygılı olmak yerine bir şeyler yapmak ise benim için en önemli şey. Dünyanın gittiği yer ile klasik sistemin çocuklarımıza dayattığı eğitimi kıyas ediyorum. Sonuçta da, bir şeyler yapmanın fiili bir parçası olmamız şartı kabak gibi ortaya çıkıyor zaten.
Sizlere bu yazımda, MAKER EĞİTİM HAREKETİ'nden söz etmek istiyorum. 20.2.014'te kurulan, yaklaşık 200 kişilik bir camia MAKER HAREKETİ.
MAKERS TÜRKİYE ve MAKER ÇOCUK kurucusu Ongun Tan. Hareketin öncüleri Bager Akbay, Halil Aksu, Ziya Bahtiyar ve Hakan Ataş. Kendilerini, örgütsüz örgüt olarak tanımlıyorlar. Formal olmayan bir yapıları var. Her ayın ilk çarşambası saat 17:00'de buluşuyorlar. Bu toplantılar açık. Yani eğer istiyorsanız katılabilirsiniz. Başkanı, üyelik sistemi, formları, aidatları yok. Amaçları, çocukların üretimin içine dahil olabilecekleri beceriler geliştirmelerine katkı sağlamak. Ongun Tan'ın Maker Hereketi sunumu burada.
Dokunma bozulur söyleminin teknolojiye karşı korku oluşturmanın, bozar mıyım sorunsalının, rezil olucam baskısının, kaç volt elde ettin gibi teknik sorgulamaların, çocukların üretkenliğinin önünde birer bariyer olduğunu vurguluyorlar. Karışmayın diyorlar: Çalışıyor mu çalışıyor.... Yeterli!
Oysa eğitim sistemimiz ne kadar da işleri yapılamaz hale getirme odaklı diye düşünüyor insan.
- Fikrin mi var? Eee, projelendir o zaman...
- Nasıl yani?
Fikri var ve yapabiliyorken, projelendirme kavramı soyut bir biçimde zihninde asılı kaldığı için kişi duruyor. Sonuç:
- Yok yaaa, uğraşamam şimdi....
-------
- Niye yaptın?
- E güzel çünkü. Güzel olması yetmiyor mu, illâ bir şey mi olmalı?
Sorgulayıp durmayı kesmeliyiz. Önce öğretmeye sonra yaptırmaya çalışıyor sistem. Öyle bir vakit yok artık. Öğrenirken yapmamız lâzım. Yürürken yapıyor olmalıyız. Yapmadan öğrenilmiyor. Çocuğun yaptığını düzeltmeye çalışmayı kesmeliyiz. O öyle yapılmaz böyle yapılır diye diye kapatmadık mı zihinlerdeki pencereleri...
Bir fikrin dünyanın herhangi bir yerinde doğup internet üstüne düşmesinden yalnızca 10 saat sonra, buluş olarak evlere girdiği bir çağda yaşıyoruz. Her şeyin bu kadar hızlı olduğu bir dünyada çocukları klasik yöntemlerle eğitmeye çalışmak zulümden başka bir şey değildir.
Basit kural: Yazılımın donanıma hükmetmesi gerekiyor. Yazılımı bilmiyorsan donanım sana hükmeder. Donanımın kölesi isen, işin sadece tüketim ayağında olursun.
MAKER HAREKETİ diyor ki; hayır çocuklarımız donanıma hükmetsin. Desteğiniz çok değerli. Birilerinin gelip size MAKER sınıfı açmasını beklemeyin. Bir kurtarıcı beklemeyi bırakın. Siz öncüsü olun. Bir parçası olun. Biriniz salon ayarlasın. Biriniz donanım ayarlasın. Biriniz kapısını açsın. Biriniz bilgisini paylaşsın. Böyle böyle her yerde bıtırak gibi çoğalalım. Ağda olalım, birbirimizle paylaşalım. Birilerinin yorulmasını beklemeyelim bizzat yorulalım.
makercocuk.com Burayı takip edin.
