Yürü Ya Kulum!

Bugün Kocaeli Doğa Koleji'nin t-MBA zirvesindeki dinleyicilerden biriydim. Bu zirvenin hayata geçirilmesinde en çok emeği geçen tüm ekibi gönülden kutluyorum.

Konuşmacılardan Emre Yıldız ise bence zirveye damgayı vuran konuşmayı yaptı. Emre Yıldız genç bir girişimci. %100 yerli bir yazılım programı geliştirmiş ve Fatih Projesi kapsamındaki devletin temin etmek için düğmeye bastığı tablet piyasasına talip. Programı konusunda da oldukça iddialı.
Konuşmasından sizinle paylaşmak istediğim notları aşağıda toparladım. Cümleler birebir olmasa da benim anladıklarım şöyle;) :

Hayatı kaçırmamak lazım. Sana hayat tecrübesi kazandıracak şeyler, CV'nde yazacak yüksek yüksek eğitim hatıratlarından çok daha fazla geçeri olan değerlerdir. Doğru zamanda doğru yerde ol, gerektiği yerde gereken şeyi yap. Unutma, önceden öğrenenler indirimli öğrenir. "Fırsatın kazası olmaz"-Arap atasözü. Yok bugün dursun ben yarın alacağım dediğin şeyi yarın bulamazsın.

Bakış açını değiştir. Dışardan bak. Kendini yarışta hissettiren zihin modelinden özgürleş. Zekana güven, kendine güven. Ödül peşindeki zihin bloke olur ve çözüm becerisi düşer.

Kader teorisi! Birbiriyle kesişim kümesi olan ve olmayan milyonlarca çember var. Bu çemberler, insanları temsil ediyor. Kiminle oturup kalktığınıza göre, bağ kurduğunuz çember kitlesi değişkenlik gösterir. Bu nedenle; sana bir şey katacak, yaşama dair derdi olan, akıllı insanlarla arkadaşlık/çemberdaşlık yap. Bağ haritan kaliteli ise senin kaliteni de arttıran faydalı, katma değerli yeni bağlarla senin de yüceldiğin bir hayatın olur. Bağ haritan kalitesiz ise sürekli kaliteni düşürecek yeni bağlarla daha fazla aşağıya çekilirsin. "Oğlum, okey arkadaşın bile akıllı olacak! Otobüste bile düzgün birinin yanına otur."

Noktalar... Bazen başımıza öyle şeyler gelir ki tüm yaşamımız alt üst olur. Bunları, kaderi değiştiren noktalar olarak görüp, negatife değil pozitife odaklanarak o üst pozitif niyeti görmek lazımdır. Ah, vah, zavallı bencilliği bırakıp bir adım at. Bir adım daha at. Sonra bir adım daha at. Ve bir adım daha....

Bana diyorlar ki bu adama Allah yürü ya kulum demiş :) Allah bana HADİ KULUM dedi.

HADİ KULUM! Allah insana defalarca "hadi kulum" der, şunu yap, "hadi kulum" bunu yap. Bu "hadi kulum"ları ne kadar duyuyoruz ve ne kadar "e hadi o zaman" deyip eyleme geçiyoruz? Ne kadarını yerine getiriyor veya tam tersi bir şekilde "sonra yaparım" "öfff" vb. diyoruz? Allah'ın defalarca "hadi kulum" diyerek verdiği işleri severek ve bedellerini yerine getirerek ödeyenlere gün gelir Allah "YÜRÜ YAA KULUM" der. Siz de bütün hadilere uyun ki yürüyün :)